Ana sayfa Yazılar Yaşamaya Dair…

Yaşamaya Dair…

288
5

Kendimi bildim bileli bu ülkede terör var. Doğdum terör. Büyüyorum terör. Öleceğim… 

Yaşamayı seven, hayattan keyif alan bir insanım. İnsandım. Hayallerim, yapmak istediklerim var. Vardı. Umut. Can çekişiyor. Yaşamak istiyorum. Olmuyor. 

Herkes işinde gücünde. İşimize ara verdiğimiz beş dakikada diğer insanlara laf atıyoruz. Her beş gençten biri işsiz. Arkadaşlar biraz duyarlı olalım lütfen! Sonra para kazandığımız, ama kimsenin yapmaya devam ettiğimiz için eleştirmediği işimize devam edip, sıradaki müşteriyi çağırıyoruz. “Sıradaki!”

Sırada eleştirecek çok insan var. Neden Facebook’ta terörü kınamadın? Elimizden faydalı bir iş gelmediğinden etrafa saldırarak kendimizi tatmin ediyoruz. Sen neden benim kadar mutsuz değilsin? Başkalarının mutsuzluklarından mutlu olmak hoşumuza gidiyor. Şehitlerimiz gelirken nasıl şarkı söyleyebiliyorsun? Ahmet Bey bu raporlar Yelda Hanım’a gidecekmiş. “Sıradaki!”

Yelda Hanım demişken, 32 yaşında hiç evlenmemiş. Biz kardeşiz, yılarca gelin alıp vermişiz. Sigorta? Bu arada siyah giydik, acımız büyük. Stüdyodaki konuklarımız ne diyor? Onuncu yıl marşı. Bir çay için bence. Teşekkür ediyorum ama olumsuz. “Sıradaki!”

Özgürüz, sadece özgürüz. Ama fazla da özgür olma. Nerede başlayıp bitiyordu bu? Kafalar karıştı. O zaman ben karar vereyim. Yassah hemşerim! İlk taşı günahsız olanımız atıyor, basınımız daha özgür olsun diye. Git biraz da ötekileri eleştir. Basına yapılan saldırıları kınıyoruz. Ne yaptı ulan bu devlet size! “Sıradaki!”

Bu kıyafetle terörü lanetleme mitingine gidemezsin Sultan. Bizimle değilsin. Zaten hiç bizimle olmadın. Kardeşi kardeşe kırdırıyorlar. Ben senden biraz daha üstünüm gibi sanki ama eşitiz sonuçta. Bir dahaki sefere o takıları sakın takma Sultan. Üzgün surat. Şimdi Leyla podyumda. “Sıradaki!”

Kitap fuarları yapılıyor “Hayata Gülümseyerek Bakmak” temalı. -gülümsemek, bakmak, hayat-. Hiçbiri yok. Okumuyoruz ondan oluyormuş bütün bunlar. Televizyonu açsana yarışma başladı. Kendini Müslüman olarak tanımlayanların oranının %99 olduğu ama kendi dininin kutsal kitabını bile okumaya tenezzül etmeyen insanlara rağmen tekrar hatırlatıyoruz “Oku!” işaretini. Gerard Depardieu defol ülkemizden! “Sıradaki!”

Festival mi? İptal edin. Film izleyecek durumda değil kimse. Böyle günlerde Nuri Bilge Ceylan ile coşan, göbek atan kitle görmek istemiyoruz. Yalnız ve güzel ülkemizden defol Nuri Bilge! “Sıradaki!”

Patron çıldırdı! Bir komşusuyla beraber arkadaşını da ihbar edene büyük ödül. Birbirimizi sevmiyoruz. Kendimize yabancıyız. Albert Camus, Yabancı. Marx, Yabancılaşma.  Şu karşıdan gelen Kürt’e mi benziyor? Benzemiyor da andırıyor diyelim. “Sıradaki!”

Sizden biraz duyarlı olmanızı beklerdim. Instagram’da fotoğrafların altına yorumlar yağdırıyoruz. Kedi videosu aç da moralimiz düzelsin. Facebook’ta vatan millet Sakarya, Twitter’da komandoyuz. Takibe takip, hızlı takip, seri takip. Hangi ünlü sanatçı terörü kınamayanlara isyan etti? Az sonra! “Sıradaki!”

Türkiye kan arayan ağır ameliyatlık bir hasta. Gülemiyoruz anlatılan fıkralara. Üzülmekle yetiniyoruz duyduğumuz, izlediğim hatta bizzat şahit olduğumuz olaylara. Yaşamak, hayaller, umut. İnadına barış diyen, komşusunu koşulsuz sevebilen insanlardan kaldı mı aramızda? Nazım Hikmet’in dediği gibi, “Böylesine sevilecek bu dünya, “Yaşadım” diyebilmen için…” Yaşadım diyebilmemiz için bekleme yapma, sıradaki! 

5 YORUMLAR

  1. Tespitlerin yerinde. Şu yas tutma olayını ben çözemedim, içimden ne geliyorsa öyle davranıyorum. Kimseyi de yargılamam, bana ne, kime ne! Zorunlu hissettiğim paylaşımlar, kopyala yapıştır vs. zaten bana göre değil. Üzülmüyor muyum, elbette. Ancak benim siyah profil fotoğrafımla, altına yazdığım terörelanet 'hashtag'iyle, ağlayan suratla bir şey değişmez. Tüm tepkimizi genele yaymadıktan sonra…
    Sen de bilirsin yurt dışında haber kanallarının haberleri nasıl sunduğunu. Ah ah vah vah yapmadıkları için "soğuk" insanlar olarak değerlendirilir bu durum bizde. İnsanların geriye kalan acı hikayelerini dinlemektense çözüme odaklanırlar. Şimdi bize dönüp baktığımda (elbette şu son olaylar politik olarak da çok farklı bir boyutta) zaten olmayan bir adaletten ve halkın kafasını gereksiz şeylerle meşgul etmeyi huy edinmiş bir sistemden bahsediyoruz. Yani çok şey var yazacak da hep bu "deve ve nerem doğru ki" klişesi yapışıyor üzerimize…

  2. @Semi M.Eller Çok güzel özetlemişsin. Gerçekten çözüm yerine, çözüme giden yolda didişmek daha çok hoşumuza gidiyor. Tartışma programları, sosyal medyadaki atışmalar vb. hepsi bu yolun yolcusu aslında. Cidden çok şey var söylenecek ama neyse..

    @Keşke Gerçek Olsa Çok teşekkürler; bir şeyler yazmasaydım içimde patlayacaktı. Kustum rahatladım.

  3. "Kendini Müslüman olarak tanımlayanların oranının %99 olduğu ama kendi dininin kutsal kitabını bile okumaya tenezzül etmeyen insanlara rağmen tekrar hatırlatıyoruz "Oku!" işaretini. "
    Ne kadar güzel yazmışsın ne kadar güzel ne kadar doğru kusmuşsun sen Güven.
    Gerçekten "yaşadım" diyebilmenin gerçekten "oku" maktan geçtiğini idrak edebildiğim günlere inşallah
    sevgiyle

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here