Fazlasıyla hayalperest bir insanım.
Kafamı yastığa koyduktan sonra o günün şansına göre binbir rolden birini seçerim.
Kafamdaki “play” tuşuna basar filmi oynatmaya başlarım.
En eğlenceli kısım jenerik kısmıdır.
Filmin içinde de bolca müzikler kullansam bile jenerik için seçtiğim müziğe ayrı önem veririm.
Rollere bürünürüm demiştim.
Türkiye gibi her saniyesi aksiyon ve sorun dolu memleketlerde yaşayınca, insan ister istemez kendini Başbakan olarak hayal ediyor. Ülkeyi milyon tane insan kurtaramadı, herkes refaha kavuşmak için seni bekliyor hissine kapılıyorsun.
Film çoktan başladı bile.
Seçimlerden, bugüne kadar gelmiş geçmiş en yüksek oyu alıyorum.
Sağcısı-solcusu, dindarı-ateisti, yaşlısı-genci herkes beni destekliyor.
Ama, ciddi, otoriter başbakanlar yerine insanları şaşırtmayı seven, ummadıkları şeyleri beklemedikleri anlarda yapan, yukarıdan bakmayan biri oluyorum.
Köy Enstitüleri’ni açıyorum misal, terörü bitiriyorum.
Kavga etmeyelim arkadaşlar, süper bir ülkeyiz gelin birlik olalım diyorum, oluyoruz.
Ziyarete gittiğim illerde fonda Pharrell’dan Happy çalıyor, herkes mutlu.
Protesto eden biri olursa sorununu hemen oracıkta çözüyorum.
Her gittiğim ülkede haber oluyorum, yurt dışında da sevenlerim çoğalıyor.
Barış Manço’nun sevgi rekorunu zorluyorum.
Nobel Barış Ödülü’nü kazandıktan sonra komiteye atarlanıp ödülü reddediyorum.
Bakanların hepsini kendi partimden seçmiyorum, diğer partilerden de kabineye önemli kişileri alıyorum.
Meclis kavgasız, güllük gülistanlık.
Reformlar ardı ardına geliyor.
Her konuda ülke sorunlarını beraber çözüyoruz.
Tersine beyin göçü başlıyor.
Memleketin her yanında opera ve tiyatro binaları, ar-ge merkezleri, fabrikalar yükseliyor.
Şehirleri doğayla uyumlu yeniden planlıyoruz.
Sonra uykum geliyor, filmi hızlıca ileri sarıp kendimi öldürüyorum.
Herkes şokta.
Cenazemde büyük bir sevgi seli.
Hollywood filmlerinde uzaylılar dünyayı işgal ettiğinde dünyadaki çeşitli ülkelerden görüntüler gösterilir. Örneğin; piramitler, Çin Seddi ya da Tac Mahal.
Benim filmimde de oralardan görüntüler gösteriliyor.
Ülke zaten yasta, ama dünya da ölümüme kayıtsız değil, herkes ağlıyor.
Ülke başbakanları benimle ilgili eğlenceli anılarını anlatıyorlar.
Sonunda uyku galip geliyor.
Arkamda eskisinden daha mutlu ve gelişmiş bir ülke bırakmanın huzuruyla uyuyorum.
Sonraki gün yine başbakanım, yine ve yine…
Anlıyorum ki ülkemi ancak hayallerde kurtarabiliyorum.
🙂
Niyet önemli şimdi. Şöyle üstün körü bakınca aa bu da hep başbakan olmak istiyor hee.. aşağısı kurtarmıyor diyebilir insan. Ama olayın özünde Türkiye var. İnsan var. Ve onu kurtarmak isteyen bir adam.
Çok bilimsel bir bakış açısı oldu. 😀
Sanki rüya yorumladım. 🙂
Bu hayallere sahip ve değiştirme gücüne de sahip insanlar çoğalır da dünya yaşanır bir hale gelir İnşaallah.
olsaydın keşke ya!
@Uyuşuk Hayalperest Aslında herkesin içinde var bence böyle bir insan, ama kimileri daha çok kafasına takıyor. Umarım çoğalır. :))))
@Havva Peynirci Keşke!! :DD
Eheheh güzelmiş ama ya ben de akademisyen olup tüm öğrencilerimi geçiriyordum geçen gün ben ve benim küçük dertlerim. Bencilliğimden utandım şu an 😀
@birgaripSeyma Bütün öğrenciler neden geçiyor, birazı kalsaydı bari. 🙂 Estağfurullah hangimiz bencil değiliz ki… :)))