I live in Göktürk sevgili ya da sevgisiz okuyucu. Bilmeyenler için Göktürk, İstanbul’un elit semtlerinden bir tanesi. “Ovv evet ben elit bir semtte oturuyorum fakirler sizi. Uslu bir çocuk olursanız siz de Şirinleri görebilirsiniz” düşüncesiyle söylemiyorum. Gerçek neyse o. Tek gerçekse sizin fakir olmanız. (Elindeki tavuk budunu ısırıp, şarabından bir yudum alırken şeytani kahkaha atar) Nihahaaa! Şöyle söyleyebilirim, semt çakma Beverly Hills olma yolunda. Yollu bu yollu! Çoğu ünlü vs. de bu tarafta oturuyor zaten. Neden, çünkü hem şehirden uzak hem de şehre yakın.
Neyse bugün (yani dün) Nişantaşı‘nda, okulda işim vardı ve yollara düştüm. Oturduğum yer itibariyle Mecidiyeköy‘e otobüs ya da minibüsle gidilebiliyor. Taksi yok. Evet yanlış duymadınız taksi yok. Çünkü herkesin arabası var ve toplu taşımaya rağbet az. Normalde otobüsü minibüse tercih ederim ama nedense o anda kendimi boş gelen minibüse binmiş buldum. Arkamdan da başka biri bindi ve o binen kişiyi görmemle benim adrenalin tavan yaptı. Binen kim miydi? Cambridge Düşesi Kate Middleton’ın Göktürk Şubesi. Normalde sokaktan geçen kızlara ağzından salyalar aka aka bakan, hayatında ilk defa kadın gören, “Anne acıktım memme” diyen tiplerden değilim. Ancak kıza ağzım açık ayran budalası gibi bakmaktan da kendimi alamadım. Gözünde siyah, pahalı güneş gözlüğü. Saçlar esmer, uzun ve fönlü. Üzerinde siyah bir elbise. Ten bronz. Tam benim tipim. Yani utangaç bir insan olmasam direkt yazacağım bir tip. Buradaki yazmak da ne demekse. Kitap mı yazıyorsun, roman mı yazıyorsun Armutspor’un daimi fanatiği!
Kız şoföre “Maslak’a en kısa yoldan nasıl gidebilirim” diye sordu. Ben de içimden “Tamam” dedim “Maslak’a gidiyor demek ki elit biri.” Kız minibüsün içini şöyle bir süzdükten sonra en arkaya benim tam paralelime oturdu. Yani ikimizde cam köşesindeydik. Ben yandan yandan kıza bakmaya çalışıyorum ama bakamıyorum. Yüz metre gittik gitmedik kız telefonla birini aradı ve dedi ki: “Ben satlık daire için aramıştım.” Hayırrrrrrrrrrrrr. Bunu demiş olamazsın. Ben yanlış duydum, kesin yanlış duydum. Böyle biri satlık demiş olamaz. “Evet evet satlık daire için sizi rahatsız ettim.” O anda kafamda kızla ilgili olan tüm hayaller yerini satlık-satlık-satlık yazan baloncuklara bıraktı. Satlık ne nan! O kadar yüzüne gözüne üstüne başına harcayacağına biraz vaktinden ödün verseydin de kitap, gazete okusaydın belki şu anda çok farklı yerlerde olabilirdik. Bu sinirle yola devam ederken kızın yanına iki tane iri yarı adam oturdu. İçimden “Oh canıma değsin” dedim. Bir de onlara sor istersen, onlar kesin bulur sana satlık daire. Kağıthane merkeze geldik ve kız bir anda “İnecek var” diye bağırdı. Kağıthane’yi küçümsemiyorum ama kızın elbisesi, aurası (vuu kullandığım kelimeye bak) indiği yerle hiç örtüşmüyordu.
Kızım sen Maslak’a gitmeyecek miydin, Kağıthane’de işin ne? Demek her şey gibi o da yalandı. Umarım satlık daire bulamazsın. Senin satlık dairen batsın. Benim gibi gençlerin (küçül de cebime gir) duygularıyla oynayarak ne elde etmeye çalışıyorsun? Sen satlık daire arıyorum diyorsun ama aslında aramıyorsun. Yalan söylüyorsun yalan. ŞIRAK!
yazının tümüne KOMPİLE bayıldım, AYRICANA o KIS SATLIK demişTE NOLMUŞ YANE. HERKEZ DİYO…
empati kurmaya çalışıyorum çakma Middleton ile ama olmuyor, güzel Türkçemi ancak bu kadar bozabildim:S
Teşekkürler ama yangına körükle gitmeyin lütfen. Cinlerim tepemde zaten. :))
daha kötüsü de olabilirdi, ya yukarıdakileri de söyleseydi şöyle ağzını yaya yaya…:D
o değil de bişeyi merak ettim, sormazsam olmaz: hiç aklına geliyor mu, yaa kız bu blogun izleyicisi ise, seni düzenli olarak okuyorsa ve bu yazıyı da okuduysa… sana dönse dese ki "sen kimsin de benimle alay ediyorsun!" ya da şöyle de olabilir "haaaa o minibüsteki yakışıklı çocuk sen miydin?" ya da mesela "kıroyum ama düşes tipi de bende naber?"…
ne dersin???
Kesin onları da söylüyordur. 😀
*Blogumun izleyicisiyse ona anında kitap hediye ederim.
*Blog benim istediğimi yaparım. Çok istiyorsa o da blog açsın bana saysın dursun.
*Şu saatten sonra minibüsteki yakışıklı çocuk demesi bir şey değiştirmez. O 'satlık' daire aramaya devam etsin.
*Güzelliğin beş para etmez satılığa satlık dedikten sonra.
hemen atar yapma bence Güven, sakin ol
hem herkes hata yapar, bugün satlık der, yarın satılık demeyi öğrenir
düşese bi şans ver:)
hay allah, belki "dekarasyon" için yardıma ihtiyacı vardı kızın ahhahhaa 🙂
Dekarasyonu da batsın! 😀
Çok güldüm ya:) Güzel kız gören bir gencin hazin sonu:))
:):):):)hahahaaa bloğunun izleyici ise anında kitap hediye et sen:):) canım şiveeeesi öyledir belki kızın "lö sattık dayire" olamazmı yahuu sende :):)
Amaaan satlık da ne ki 🙂
Ben dokzan diyeni, şoför abi kurtuluştan geçiyorsuuuuun? diye soru soranı görmüş insanım.
Böyleleri hayatımızdan eksik olmaz:)
Ha birde soru soran kızın şoför "abi" demesi bile benim gözümde bitmesi için yetmişti 🙂
🙂 komedisiniz ya
Bu duyguları aynen ben de yaşadım :))
Bir mağazada gördüğüm son derece entelektüel görünümlü bir adam -ki oranın genel müdürü falan zannedersin- kiracının banyodaki aynayı söküp götürdüğünü, aynısından aradığımı söylediğimde ''İnsanlar çok namkör'' dedi.
Valla da dedi :))
Bir de moda dergilerinden fırlamışa benzeyen şahane bir kız, giyim mağazasına girer girmez ''Kot pantul var mı?'' diye sormuştu. :))
Sanırım Almanya'da yaşayan bir kız. Aksanı öyleydi…
@ÖylesineBiri: Kendi kaybetti. 🙂
@BeyazSayfa: Ne şivesi hangi şivede satlık var. 😀 Bir kitap yetmez ama ona.
@AcemiBlogger: Kız komedi. Satlık ne arkadaş! 🙂
@MokokoCumhuriyeti: Onlar yine bir nebze ama satlık diyeni ilk defa gördüm. 🙂
@Zeugma: Namkör ve pantul da garipmiş. Pantulu ben duysam kahkahayı patlatırdım kesin. 🙂
Demek ki neymiş görüntü de bir yere kadarmış :))
Cok eglendim okurken, insanin aina her zaman boyle seyler gelmez.. 🙂 iyi ki paylastin bizime ..
@İçses: Evet test ettim onayladım. 😀
@Şule: Ben yaşarken hiç eğlenmedim ama. 😀 Umarım bir daha başıma gelmez. :))
Size bu da neymiş ki dedirtecek bir yaşanmışlık anlatıyorum.
O vakitler oturduğumuz ev, yolun kenarına bakıyor. Kapının önünden gayet güzel giyimli, elidüzü düzgün bir bayan geçiyor. Ayağında topuklu, minisi.
Tam gözden kaybolacaktı ki, o hareketi yaptı. Ne mi? Şap diye tükürüverdi yere.. Evet evet bildiğiniz tüü.. dedi tükürdü. İstifini bozmadan. Öyle eğilme falan yok. Erkek gibi yaptı. Kim bekler bu hareketi böyle giyimli demeyi geçtim, bir bayandan kim bekler.
Okurken biz çok eğlendik ama size geçmiş olsun denmeli sanırım. Ben toplu taşıma araçlarında olsun ya da yolda pat diye önüme çıkan biri olsun üzerinde Kraliyet ailesi havası da olsa ilk düşündüğüm şey "Acaba konuşması nasıldır?" oluyor. Benim de çok var böyle hikayelerim,daha haritada nerede olduğunu bilmeden Amarika'ya gidecek insanlar falan var. Artık şaşırtmıyorlar beni. 😉
@UyusukHayalperest: E kadın değilmiş ki o, hırtmış. :))
@Glikoza: benim beklentim yüksekti belki de ondan böyle oldu. Umarım bur daha böyle biri karşıma çıkmaz. :))
Anneeeem, bir uğrayayım dedim, demez olaydım, yahu sen ne kadar küçük görüyormuşsun insanları!
🙂
Yani diyorsun ki dış güzelliğe verdiğim primi "dil" güzelliği söz konusu olunca faiziyle geri alırım :)İç güzelliğe de bak e mi, böyle olan genç adamlar da artsın ki genç kızlarımız da çeki düzen versinler kendilerine.Di mi ama:p
chaneli nasıl diyor acaba?
böyk satlık ne harbiden? aksan yapmıştır belki,siz türkler ne diyor ben arıyor satlık 😀
@N.Narda: BEn öyle görürüm arada. :)) Dil güzelliği > Dış güzellik. ;))
@kurabie: Aksan değildi, bildiğiniz satlık dedi. 😀
Valla bayan halimle ben bile çok beğeniyorum Kate'i ve zarif buluyorum.Haaa bir de Catherina zeta jones var aklımda.
eglencel
okruken çok güldüm yaaaa 🙂
göktürk son zamanlarda popüler olmaya başladı, maslak dediğine göre iş görüşmesine gidiyordur diye düşündüm, kağıthane de ne işi var hemde o halde aboovv yandı vala, şansına küs 🙂
@İçimdenGeldiğiGibi: Zeta Jones ilk göz ağrımdır. :))
@Lo-La: Teşekkürle Oops. 🙂
@İlknurAkpınar: İş görüşmesine gitse bile almazlardı işe satlık diyen birini. 😀