Ana sayfa Yazılar Ne Zaman Evleneceksin?

Ne Zaman Evleneceksin?

615
30
Evlilik baskısı genel kanının aksine sadece genç kızlara yapılmıyor. Benim örneğimde olduğu gibi bizzat erkekler üzerinde de bir yıldırma politikası olarak günümüzde de yoğun bir şekilde sistematik olarak uygulanmakta.
Dün Yalan Dünya’yı izlerken annem yine “X ne yapıyor? Görüşüyor musunuz?” diye sorduktan sonra arkasından ne geleceğini bildiğim için lafı geçiştirdim ve az sonra o beklediğim soru geldi, “Ben gelin olarak onu düşünüyorum, sen evlenmeyi düşünmüyor musun?” demez mi? Ben de “Tamam anne, seni ve düşüncelerini baş başa bırakıyorum, hatta birlikte sıkılmayın pişti falan oynayın” dedim, tabii içimden. Kadın resmen beni evden kovmak için evlendirmeye çalışıyor arkadaş, yanarım ona yanarım.
Evlilik Baskısı
Aslında görseniz hiç o yapıda bir insan değil ama kafa arada bir gidip geliyor, devreler yanıyor bazı konular söz konusu olunca. Hayır evlensem ne olacak evlenmesem ne olacak? Etrafta evlenenleri de görüyoruz, hem bu yaşta ne evliliğiymiş. Geçenlerde bizimkilerin düğün görüntülerini seyrettik, ondan mı etkilendi nedir? “Baban evlendiğinde bak senin yaşındaydı, ben şu yaştaydım” deyip duruyordu ama insanoğlunun aklının içindekileri okumak mümkün değil tabii. Hayır babam benim yaşımda evlendiyse bana ne? Hem artık devir değişmedi mi, evlenme yaşı da ilerlemedi mi? Üstelik kime sorsam 30’dan önce evlenme diyor. Bunu diyenlerin çoğunluğu da 30’dan önce evlenen kişiler. Her şeyi geçtim ben erkeğim nan, bu baskı da neyin nesi!
“Yazık öyle deme, kadıncağız belki torun sevmek istiyordur” demeyin hiç. Zira annem çocuksever bir kadın değil. Yani sever ama uzaktan. Bazı zamanlar sırf laf olsun diye söylediğim “Torunun olursa ona bakarsın artık” sözünü bile duymamazlığa geliyor. Zaten ben ona baktırmam çocuğumu ama insan yalandan da olsa hele bir çocuğun olsun da vs. der değil mi ama? Yok, kesin tavırla bana hiç bulaşma bakışı atıyor. Erken evlilik sonucu kadın kendi gençliğini bile yaşayamamış, ömrü hayatı boyunca çocuk mu bakacak, o da haklı bir yerde.
Her neyse, bu bilgiler ışığında gece yatan insan rüyasında ne görür, tabii ki evlilik konulu bir kâbus. Kısaca ne gördüğümünden bahsedeyim. Normalde rüyalarımı unutuyorum ama bu nasıl aklımda yer etmişse artık unutmak istesem de unutamıyorum. Rüyamda bir evin içindeyiz, kimin evi olduğunu bilmiyorum. Evin içinde bir tören düzenleniyor. Tören de yabancının değil, benim nişan ya da düğün törenim! Etraf kalabalık, benim kalbim yerinden çıkacak gibi. İşin garibi kimle nişanlandığımı ya da evlendiğimi bilmiyorum ve “Hangi kız?” diye oradakilerden birine soruyorum. Yani kimle başgöz edildiğimden bile haberim yok. Kızı, pardon kadını görünce bayılacak gibi oluyorum zira kadın çok fazla olmasa da benden büyük ve tanımadığım biri. Bildiğiniz ters yönden görücü usulü. O anda panikle “Ben istemiyorum, vazgeçtim” diye bağırıyorum ve akrabalarımdan birine beni buradan götürür müsün diye soruyorum.
Evlilik artık rüyalarıma kadar girdi anlayacağınız. Aslında olayı özetlemek gerekirse eğer; ben evlenmeye hazır değilim, yaşım müsait değil, bir işim ve sevdiğim biri bile yok. 
Şimdi bir önceki cümlede yazdıklarımı unutun. 
Doğru insan karşıma çıktığında o cümlede yazanların hepsi bir kalemde silinecek ve ben zaten kendiliğimden evlenmek isteyeceğim.
Sonuçta, paylaştığım görselde de yazdığı gibi başarılı bir evlilik aynı kişiye defalarca aşık olmayı gerektirmez mi? Yanlış mıyım?

30 YORUMLAR

  1. E tabi kadıncağızın kızı olmayınca, direk oğlu hedef oluyor, normal olarak. 😀
    Tabi bu bir bakış açısı.
    🙂
    Bize de bu ara görücü yağıyor desem, evet abartmış olurum ama biraz sık oldular da bu ara. Mahalleden kaçmayı düşünüyoruz ara ara. 😀
    Dediğiniz gibi o kişiyi tanıyınca vakti de gelmiş oluyor. 🙂

  2. aynen dediğin gibi doğru insan karşına çıkınca kendin isteyeceksin evlenmeyi. yoksa ne zaman evlenicen, evlenince çocuk yok mu? bitmiyor talepler…

  3. :))) Hiç düşünmezdim ama ben de erken evlendim. 22 yaşında anne oldum. Erken evlenmek ve erken anne olmak şu açıdan iyi oldu. Oğlum büyüdü, rahata erdim ve henüz yaşlanmadan çoook rahat geziyorum tozuyorum, hayatımı erken düzene koydum. Amaaa… Erken evlenmeyin derim yine de. Zaman değişti, önce hayatınızı yaşayın sonra evlenin:) Orhun 30'dan önce evlensin istemem açıkçası. Ama torun isterim:)
    Her şey karşına çıkacak olan kişinin doğru kişi olmasına bağlı aslında. Allah iyi insanlarla karşılaştırsın, gönül eşinizi bulmanızı isterim gençler.

  4. Ne zaman evleneceksin sorularına inat ve bir gün aynı kişiye defalarca aşık olmaya olan inançla yaşamak çok güzel olsa gerek 😉

  5. Kesinlikle çok haklısınız 🙂 Ben de hep şöyle derim; "Doğru kişiyi bulan biri için hiçbir evlilik erken değildir." Eğer doğru insan karşımıza çıkarsa o vakit 17'sinde bile evlenebiliriz. Gönül bu. Bu yüzden erken evlenen arkadaşlarıma "Ayy başını yaktın, bu yaşta evlenilir mi?" demiyorum artık. Sevmişler. Ötesi yok. Bahane yok. Sevmişler de bu riske baş koymuşlar. Evet, evlilik bir risktir. Hayatın en büyük riski. Özellikle kadınlar için. Çünkü kadınlar evlenirken genç kızlık hayallerini geride bırakarak evleniyorlar. Dul kalmayı göze alarak, genç kızlığı bir kenara atarak, çocuk pışpışlayıp kariyerlerinin zirvesindeler ise eğer, onu bırakmayı göze alarak… İyi düşünmeli, iyi karar vermeli diyeceğim de; aşk gelirse başa, mantık ne arar başta 🙂 Güzel bir yazıydı, teşekkürler…

  6. @sezer eser perker Tamam Orhun hemen büyüdü ama işin kötü yanı siz de en güzel çağlarınızda çocuk baktınız. 😀 Eskiden olsa erken evlenmek tamam ama şimdilerde sıcak bakılmıyor (bakmıyorum) pek. Kız olsam düşünürdüm ama erkekler erken evlense ne olacak? 😀 Aminnn!! Herkesin yüzü güler umarım. Böyle bir olay olursa düğünüme beklerim mutlaka. :)))

    @Greta Hayatta neyin ne olacağını önceden kestirmek çok güç ama yine de doğru insan olmasa da doğruya yakın insanı bulmak en önemlisi.

    @Merhaba Ömrüm Katılıyorum ama benim çevremdekiler de evlenip evlenip boşanıyor. İnsanlar evliliği yapboz tahtasına çevirdiler resmen. Boşanmak kolay olduğundan evlenmenin önemini de unutuyorlar. Bizim anne babalarımız şimdilerde yaşasa çoğu boşanırdı kesin. 😀 Ben teşekkür ederim güzel yorum için. 😉

  7. Genelde anneler evlenme konusunda ters bir tavır takınırlar 🙂 O zaman iyi bir kayınvalidesi olacak müstakbel eşinin 🙂 Şaka bir yana işin özü son cümlede. Onun dışındaki tüm dış baskılar gülüp geçilesi bir muhabbet konusu sadece 🙂 En doğru insanın en doğru zamanda karşına çıkması dileğimle 🙂

  8. Ben yayınları da yorumları da okumayı da seven bir okuyucu olarak son yorumuna özellikle sonuna kadar katılıyorum 🙂 Çok iyi anlaşacağın birini bulmak zor bu devirde. Karşındakinin ev düzenini bilmeden dışarıdan gözlemleyip mükemmel insan demek mecburiyetinde kalıp aynı eve girince iki düşman olan çok arkadaşım boşandı. Bu nedenle çok kafa yormadan kısmet deyip geçmek gerek. Allah herkese hayırlı kısmetler ve de ömürlük sevgiler, evlilikler nasip etsin. 30 dan sonra bekarlık daha da keyifli oluyor bu arada :)) 30 u bekleyeyim dersen tarihi sürekli öteleme ihtimalin var tecrübeye dayanarak söylüyorum 🙂 Anneciğinize not : Oğlunuza ne güzel bir isim vermişsiniz, şimdi onun hislerine ve kararlarına güvenin ki, mutlu bir evlilik yapsın, ömürlük olsun.

  9. @Cihan Demir Öyle aşırı bir baskı yok zaten, eğlence olsun diye yazdım yazıyı. İyi kayınvalide olur mu bilemiyorum. :DD
    Teşekkürler, herkes doğru kişiyi bulur umarım. 🙂

    @Sui Zaten evleneceğin kişiyle önce tatile çık derler. 😀
    Amin, umarım. 🙂 Bekarlık sultanlıktır tabii, bir de şu baskılar olmasa. 🙂
    O bana her zaman güvenmiştir zaten, hakkını yemiş olmayayım. Arada bazı istekleri olabiliyor tabii. 🙂

  10. Bir de şu var, benim yaşıtım arkadaşlarım şimdi oflaya puflaya çocuk büyütmeye çalışıyorlar ama:) Demek ki aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık:) Hayat zor, bu işler kısmet:)

  11. Hiç dert etmeyin çünkü aynı baskı evlenince renk değiştirip "çocuk yap" a dönüşüyor. Çocuk yapınca da "artık ikinci zamanı" baskısına. O yüzden ilk levelda kalmak mantıklı :))

  12. Ortam evlilikten açılınca kaynamış buralar:))))
    Peki tamam, ben de eksik kalmayayım fikrimi söyleyeyim:
    Ben 30`una yakın evlenmiş biri olarak iyi ki öyle yapmışım diyorum. Eşim de 34 yaşındaydı evlendiğinde. Yaklaşık 30 yaşıma kadar yemediğim halt kalmadı, yani düşün ailemin evinden çıktığımda 19 yaşındaydım. Yani yaklaşık bir 10 sene ailemden uzak şahane eğlenceliydi:)))
    Sezer de bir anlamda haklı. Ancak şu nokta var ki belli bir yaştan sonra eğlencenin, yaşamın anlamı değişiyor. Yani şimdi 41 yaşıma yaklaşırken 20`li yaşlarımı sürdüğüm tarzda bir yaşamı ne kafam kaldırır, ne vücudum. Her şey yaşında güzel ve yerinde güzel. Yaş ilerledikçe başka türlü zevkler devreye gidiyor. Ama bana sorarsan yaşamımda en çok keyif aldığım, eğlendiğim zaman dilimi o bahsettiğim yaklaşık 10 yılımdır.
    Sen ailenle yaşadığın için bu süreyi nasıl değerlendirdiğini bilemiyorum. Keyfini çıkart:))
    Evlilik ne yaparsan yap zor; kafana göre birini bulsan da zor, aşık olsan da zor, ölüp bitsen de zor. Çünkü sadece o kişiyle değil, ailesi, akrabaları vs.herkes devrede. Sonrası çoluk, çocuk derken sorumluluklar üstünde. Umarım karamsar bir tablo çizmedim, kaldı ki ben bu konuda eşimin yabancı olmasından kaynaklı bir rahatlık yaşıyorum. Ama burdaki evli arkadaşlarımın durumu pek parlak değil.
    Annene selamlar, öp benim iç:))

  13. @Semi M.Eller Evet biraz öyle oldu. 😀
    Ben biraz evcimen ve sakin olduğumdan öyle ayrılayım deli dolu yaşayayım hayalim hiç yok nedense. Aslında bu zaman dilimi olayı da kişiye göre değişiyor. Misal ben de tam tersi 30'lu yaşlarımda nirvanaya ulaşacağımı düşünüyorum. :)))
    Zaten biriyle evlenince dediğin gibi milyon kişiyle evlenmiş oluyorsun. Onun ailesi, arkadaşları vs. atacak halin yok. Karamsar bir tablo çizmedin, aksine tecrübeler fazlasıyla bana yol gösterici oluyor. Teşekkür ederim. Tamam selamı ileteceğim (Kendisi çoktan okumuştur kesin). 😀

  14. Ben de oğluma " hadi birini bul artık " diyorum 😉 Hatta " bak ben bulurum senin için" bile diyorum.
    Birileri de bizim için yazmalı değil mi? Ben karşı safdayım kardeşim, ne yapayım 🙂
    Torum morun da bakamam. Herkes sorumluluğunu bilecek. Arada sırada özel zamanlarda olur da, sürekli …yok! Tamam, büyükler çocukların hayatını kolaylaştırmak için varlar ama bunun da bir ölçüsü olmalı.
    Hem herkesin bir hayatı var, onu yaşamalı. Eklenti olmanın alemi yok. Diye düşünmekteyim. Annenize baki selamlar. Nedense pek bir kanım ısındı kendisine ;))

  15. o zaman gönlün varsa annene söyleyeyim gelip isteyin (:
    çok genç yaşta evlenip,çocuk yapıp bir de boşanan yaşıtlarım var ne yazık ki, bir anda hepsini tüketince manasızlığı daha net ortaya çıkıyor.olay bence gezmece tozmaca değil, o olgun zihine ulaşıp, pınarın kaynağına gidebilmekte.ne çok genç ne de çok erken diyelim, işin sonunda 10 kedili teyzelere dönüşmek de var (: yoksa yetişkinlerin bizim önümüze koyduğu hedefler zaten bitmeyecek 🙂

  16. @tülin Yok demeyin sakın öyle. Siz dedikçe bizim hiç evlenesimiz gelmiyor. 🙂 Torun bakmayın tabii ama yarım ağız da olsa hele bir olsun deyin değil mi ama? Annem sizi tanısa o da severdi kesin. 😀

    @kurabie Evlenmiş bir de boşanmış vavv. Biz daha evleneceğiz ohooo. Evet doğru zaman önemli ama kedi, köpek de fena değil bence sorun yok. 😀

melek bahar için bir cevap yazın Cevabı iptal et

Please enter your comment!
Please enter your name here