Bu yıl büyük ikramiye 55 milyon TL ama ben her sene olduğu gibi bu sene de çeyrek bilet alacağım için 13 milyon 750 bin TL üzerinden, yüzde 10 vergisini (tam bilmiyorum ne kadar düşülüyor) düştükten sonra kalan, yaklaşık olarak 12,5 milyon TL (12 milyon 375 bin TL) bana çıksa neler yapardım şöyle bir düşündüm ve gördüm ki bende ticaret kafası yok ve büyük düşünemiyorum.
“Büyük ikramiye” diyoruz ama aslına bakılırsa bu para o kadar da büyük değil. Millet neler kazanıyor bir araştırın daha iyi anlarsınız. Neyse efendim, büyük ikramiye bana çıksa yapacağım 10 şey bakalım neymiş.
1- Ev al, kiraya ver.
Yüz Türk’e sorduk doksan dokuzu aynı cevabı verdi: “Ev al kiraya ver be oğlum!” Para bize çıktı ama ne yapıyoruz, hemen oraya buraya harcayıp, saçmıyoruz. Yatırım yapıp paraya para katıyoruz. Neden? Çünkü gözümüz aç. Ben de ev alırdım, ama bütün parayı bitirmeden tabii. İki tane düzgün alsam yeter. Araba alırım demedim farkındaysanız. Neden? Araba dediğin masraftır, araba pişmanlıktır (Adama milyonlar çıksın hâlâ masrafı düşünüyor).
2- Bankaya koy, faizini ye.
“Faiz haram ama yaa!” diyenlerin borusu emin olun para çıkana kadar öter. Taş da atmayalım, kolumuz da yorulmasın deniliyorsa bu madde çok işe yarayacaktır. “Ana para duruyor, bir de üstüne para veriyorlar nan!” mantığı ilk bakışta güzel olsa da emeksiz yemek konusu işin içine girince biraz muallakta kaldığım doğrudur. Yani para çıkarsa eğer, yapabilirim de yapmayabilirim de. Bu arada faiz haram, ben başka şeyler yaparım diyerek bilet alanlar ve bu yazıyı okuyanlar, Milli Piyango da haram bilginize.
3- Akrabaları unutma.
“Ben tüm sülaleme hastayım, ıstırırım onları” kafasında olan varsa kesin yalan söylüyordur. Herkesin bilinçaltında, “Babamı bile tanımam, direkt kaçarım!” düşüncesi vardır ama insan sonra, yok yahu o kadar da değil diyor sanırım. Sevgili akrabalarım, sizi göreceğim ama çok da şey yapmayın yani.
4- Hayalleri gerçekleştir.
Aslında kafamda bu konuyla ilgili bir proje var ama buraya yazmayayım, çalarlar falan (ÇALMADILAR). Benim gibi bir ton hayali olan insanların bir hayalini bile gerçekleştirebilsem süper olmaz mıydı?
5- Projelere destek ol.
Güzel bir fikrin var ama paran yok. İşte internetteki bazı siteler bu konuda imdadına yetişiyor. Benim bildiğim, Kickstarter bu konuda en bilindik ve başarılı site. Kafe açmak, film çekmek, tiyatro oyunu sahnelemek, bir organizasyon düzenlemek gibi çeşit çeşit konuda yapmak istediklerinizi paylaşıp insanlardan destek beklediğiniz siteler bunlar. Bir de yeni keşfettiğim yerli site FonlaBeni var; ona da bir göz atın derim. Lafın kısası, para çıkarsa buralarda paylaşılan birçok projeye destek olmayı düşünüyorum.
6- Kitapçıya alışveriş arabasıyla gir.
“Biz milyonlarca lira diyoruz adam kitap” diyor, “Kitapçı açarsın o parayla salak!” diyenlerinizi duyar gibiyim. Büyük hayallerim olduğu gibi bu tarz küçük hayallerim de var benim. Küçük şeyler de mutlu ediyor beni, valla bak. “Hiçbir şeyde gözüm yok… Kitapçıya alışveriş arabasıyla dalayım yeter…” Yalnız olmayacağım tabii. Birkaç blogger arkadaş, eş, dost, akraba kapatacağız dükkânı, dalacağız sepetlerle rafların arasına. Sonra doldur babam doldur. Bu olayı, her ay seçeceğim 10 kitap kurduyla beraber yapsam, onlar da keyiflense, hayat bayram olsa…
7- Dünyayı gez.
“Gezmek için çok paraya gerek yok yaa!” diyenlerin ağzının ortasına çakmak istiyorum müsaadenizle. Tamam, size para gerekmesin ama ben gezerken gerekiyor; kapiş. Müzelere falan öpücükle mi giriyorsunuz anlamadım arkadaş!
8- Evde sinema salonu keyfini yaşa.
Film izlemeye bayılıyorum. Param olsa da her gün sinemaya gitsem diye düşünürüm. Ama benim gitmem yerine niye salonu ayağıma taşımıyorum. Şöyle devasa perdeli bir sinema salonu evin bir köşesinde (EVİN BİR KÖŞESİ) olsa fena olmaz mıydı?
9- “Ölmeden önce yapılacaklar listesi”ndeki maddeleri tamamla.
Aslında listemdeki maddelerin çoğu büyük paralar gerektirmeyen maddeler ama yine de olimpiyatları yerinde izle, uzaya çık vb. maddeler de yok değil.
10- “Hata, büyük hata” repliğini söyle.
Pretty Woman filmini seyretmeyenler var mı? Varsa bir an önce seyredin ki, bu maddede neden bahsettiğimi daha iyi anlayabilin. Kahramanımız Julia Roberts pespaye bir şekilde lüks bir mağazaya girip alışveriş yapmak istediğini söyler. Parası vardır ama üzerindeki kılık kıyafetten dolayı mağaza çalışanları kibar bir dille onu mağazadan kovarlar. Bizimki de başka bir yerde alışveriş yapıp, aldığı pahalı ve şık kıyafetleri giyerek düşman çatlatırcasına kovulduğu mağazaya geri gider. Elindeki torbalarla, içeri girer ve der ki, “Beni hatırladınız mı?” Mağaza çalışanları şaşkın şaşkın hatırlamadıklarını söylerler. Sonra Roberts gecikmeden lafını sokar ve jet hızıyla dışarı çıkar: “Hata, büyük hata!”
Bunu son maddeye sakladım zira çoğumuzun yaşadığı “aşağılık kompleksi”nin güzel bir örneği. Hepimiz kendimizi yetersiz hissediyoruz, özgüvenimiz ve kendimize saygımız yok ve işte tam bu noktada büyük ikramiyenin bizi bu kompleksten kurtaracağınıza inanıyoruz. Filmde ne diyordu; “Hata, büyük hata!”
Aslında “Büyük ikramiye size çıksa ne yapardınız?” sorusuna “Çıkmaz,” diye cevap veren realist vatandaş gibi hissetsem de çıkarsa yapacağım 10 şeyi paylaşayım dedim. Gördüğünüz gibi çok büyük, ticarete yönelik hayallerim yok. Peki size çıksa neler yapardınız, var mı abuk fikirleriniz?
Gezmek için çok paraya gerek yok yaaaa! desem gelir mi ağzımın ortasına:))) Tamam, minimum diyelim seni kırmayalım. Müzeler falan için. Ya neler okuyorum, neler izliyorum! Millet ne ufak paralarla nereleri geziyor. Benim dolaylı tanıdığım biri bir sene boyunca bir minibüs insan (hepsi farklı ülkelerden) doluşup gezdiler. Gittikleri yerlerde ufak işler yaptılar falan filan. Ama bildiğin hipi yaşantısı. Neyse çıksın da sen de doya doya gez:)
Şu verdiğin linkler dikkatimi çekti, onları inceleyeceğim. Sen de projelerini yazsaydın da öğrenseydik:)
Millet gezsin ben gezemem şahsen. 😀 İş yap, az ye vs. gezilir de nereye kadar? Bana uymuyor hiç. 😀
Vallahi bende de farklı fikir yok. Çok dağıtırım ama onu biliyorum:)
Ama şunu düşünüyorum arada sırada, Londra'da bir ev almak isterim. Bilmiyorum yabancılara satıyorlar mı? Şartları nelerdir? Ama istiyorum:)
Dağıtmadan duramıyoruz, nalet olsun içimizdeki insan sevgisi ahahahha. 😀
Yabancı satıyorlar ama şartları bilmiyorum. Ama kim uğraşacak şimdi taa oralardaki evin derdiyle. :DD
Şimdi düşününce ilk iki madde hepimizde aynı olur herhalde. 3 de mantıklı o para bir gün bitecek sonra hooop kürkçü dükkanına – akrabalara geri dönüş.
Kitapçılara alışveriş arabası ile giriş… Kim demiş parayla saadet olmaz diye. :')
Parayla saadet oluyor ama yine amorti bile çıkmadı! :(( ahahahah :DD
bir sene de aldığım o bileti kontrol etme işini şöyle 2 ocağa falan bıraksam belki çıkacak da, 31.12 saat 00:01 den sonra hep bi sayfa yenileme telaşı…. totem yapıcam bi sene 😀